Nedim Yamalı: AK Parti'deki arkadaşlarımız bile umut görmüyor

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Nedim Yamalı, "Bir siyasetçi vatan, bayrak, ezan kavramlarını çok fazla kullanıyorsa bir şeyler saklıyordur. İktidarın da son dönemlerde yaptığı bu." dedi. Geçmiş dönemde AK Parti'de de görev alan Yamalı, parti içindeki arkadaşlarının umutsuz olduğunu belirtti.
Ankara Masası
|
25 Kasım 2021, Perşembe - 12:56
Nedim Yamalı: AK Parti'deki arkadaşlarımız bile umut görmüyor

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Nedim Yamalı, Ankara Masası'na konuk oldu.

Ankara Masası Genel Yayın Yönetmeni Fatih Atik'in sorularını yanıtlayan Yamalı, ekonomideki son gelişmelerin gerekçesini 'iktidarın yürüyüş tarzı'na bağladı. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Nas çıkışına tepki gösteren Yamalı, "Siyasetçi işini iyi yaptığı zaman ağzından rakamlar çıkar, matematik ile konuşur. Herkes için konuşmuyorum ama bir siyasetçi vatan, bayrak, ezan kavramlarını çok fazla kullanıyorsa bir şeyler saklıyordur. İktidarın da son dönemlerde yaptığı bu." ifadelerini kullandı. 

AK Parti'de ortak aklın yok olduğunu savunan Yamalı, "Ülkenin yönetiminde ne partinin ne de bakanların etkisi var." şeklinde konuştu.

Yaşanan son gelişmeleri ihanet olarak değerlendiren Yamalı, erken seçim çağrısında bulundu.

Geçmiş dönemde AK Parti'de de görev alan Yamalı, parti içindeki arkadaşlarının da umutsuz olduğunu belirtti. 

Yamalı'nın konuşmasından satırbaşları şöyle:

Cumhurbaşkanı'nın sık sık söylediği bir şey var. "Faiz sebeptir enflasyon neticedir." Esasında faiz de enflasyon da kurlardaki artış da hepsi bir netice. Sebep iktidarın tercihleri, iş tutuş tarzı. Paylaşmayı uzlaşmayı unutmuş halleri Türkiye'yi bu hale getirdi. Biz AK Parti'nin kurucuları arasındayız. AK Parti'nin ilk zamanlarında Türkiye dünyanın en büyük 17. ekonomisiydi. Bugün geldiğimiz noktada 23'üncü sıraya düştük. Hem siyaseten hem de ekonomi noktasında geldiğimiz nokta iktidarın yürüyüş tarzıdır.

Ekonomik kurtuluş savaşı 

AK Parti'nin kurulduğu yıllarda daha ağır şartlar vardı. O zaman çok güzel başarılar elde edildi. Büyük krizler vardı ama dolar yerinden oynamıyordu. 2015'lerde bile dolar 2'den daha fazla ilerlemedi. Maalesef kutsal değerlerimiz bahane edilerek bunlar örtülmeye çalışılıyor. Bunlar kesinlikle kötü idare tarzından kaynaklanan durumlar. İnsanlar üzerinde kutsal bir baskı getirilmeye çalışılıyor. Bunlar doğru değil.

"Kendilerine çok kutsal bir rol biçiyorlar"

Dini söylemleri kullanırsak işin içinden çıkamayız. ABD'de faiz yüzde 0 ya da 1. Naslara mı uyuyorlar. Bunlarla tarif edemezsiniz. Ekonominin bazı gerekleri var. Naslara çok inanıyorsanız Türkiye'yi yüzde 1'lere indirmeye çalışırsınız. Bunlar çok yanlış. Siyasetçi işini iyi yaptığı zaman ağzından rakamlar çıkar, matematik ile konuşur. Herkes için konuşmuyorum ama bir siyasetçi vatan, bayrak, ezan kavramlarını çok fazla kullanıyorsa bir şeyler saklıyordur. İktidarın da son dönemlerde yaptığı bu. Kendilerine çok kutsal bir rol biçiyorlar.

Yeni model diyorlar. Bunu görelim bakalım. Sonuçları önümüzde çıkacaktır. Bu yeni bir model midir yoksa kılıf mı hazırlıyorlar onu göreceğiz. Çok korkunç şeyler var. Türkiye'de asgari ücret 200 dolar seviyesine indi. Türkiye'nin fakirleşmesine engel olamıyorlar.

"Türkiye'yi bakanlar bile yönetmiyor"

İktidarda bir mekanizma ortadan kalkmış. AK Parti'nin ilk yıllarında da ciddi problemler vardı. Bunlar ortak akılla başarıyla atlatıldı. 90 milyonluk bir ülkeyi külliyedeki kimsenin tanımadığı 3-5 adamla idare etmeye kalkarsanız... Bugün Türkiye'yi bakanlar bile yönetmiyor. Ne partinin ülkenin yönetiminde etkisi ne de bakanların etkisi var. Külliyede kim oldukları belli olmayan isimlerin ülkeyi nereye götürdüğünü bilmiyoruz.

Davutoğlu'nun ihanet çıkışı

Bu ifade gelinen noktada ağır değil. Bir cehalet var. Niteliksiz insanlar bu para politikalarına-piyasalarına yön veriyor. Bu cehalet boyutunu aştı. Şu andaki asgari ücret 1 haftalık gıda ihtiyaçlarını karşılamıyor. Ülke bunun sonucunda çık sıkıntılı şeyler yaşayabilir. Ülkeyi yönetenlerin bunu düşünmesi lazım. Bunu öngördüklerine dair bir şey yok. Bu külliyede halktan kopmuş mutlu bir azınlığın idare ediş tarzı. Bu ülke siyasi partilerin değil. İşimizi iyi yaptığımız zaman kalmamız gerekiyor. Yapmadığımız zaman ise siyasetin önünü açmamız gerekiyor. Siz bunu bilinçli olarak yapmazsanız sadece cehalet olarak nitelendiremeyiz. Bu ülkeye ve insanlarına ihanettir.

"Ülke 3-4 yıldır yönetilemiyor"

Erken seçim şart. Erken seçimin tüm şartları var. Biliyorsunuz seçime son yıllarda Bahçeli karar veriyor. İçinde bulunduğumuz yılın sonbaharında olmalıydı. Türkiye denetlenebilir bir idare tarzına geçmeliydi. Umarım çok gecikmezler. 3-4 yıldır ülke yönetilemiyor. Ülke sadece hamaset ile ayakta tutulmaya çalışılıyor. Her şeyden önemlisi bir erken seçimin yapılması gerekiyor.

"AK Parti için MHP ile ittifak çok yanlış bir tercihti"

Cumhur İttifakı'nın oyu yüzde 40 civarında. Millet İttifakı da bu seviyelerde. Yani Cumhur İttifakı'na yeni bir yüzde 10 gerekiyor. Bunun için bazı çabaları olduğunu biliyoruz. Bir ara İYİ Parti ile yakınlaşma çabası içine girdiler. Yüzde 50'ye inandıkları zaman her şeyi yapabileceklerini biliyorum. AK Parti için MHP ile ittifak çok yanlış bir tercihti. Bahçeli ile ittifak AK Parti'nin bütün reformist heyecanını götürdü. Biz içeride en çok buna itiraz ettik. Bu o zaman atlatıldı ama bu sefer bir seçim kazanılacağını zannetmiyorum. O şartlarda çok uzaklaşıldı.

Biz AK Parti içindeki arkadaşlarımızla görüşüyoruz. Bunlar bizim arkadaşlarımız. Oturuyoruz, konuşuyoruz. Hatta onları teskin etmeye çalışıyoruz. Çünkü bizden daha fazla öfkeliler. Bir umut görmüyorlar.

AK Parti batan bir gemi gibi. Ancak biz yanlış yaptık ortak akılla bir şeyler yapalım diye düşünürlerse zaten bir şeyler oluşur. Herkes buna katkı sağlar. Bunda büyük bir dönüşüm gerekiyor. Becerebilirler mi bilmiyorum. Taban ve teşkilatlarında böyle bir arzu var ama batan bir gemiye binmezsiniz. 

Davutoğlu'dan Erdoğan ve Bahçeli'ye: Kimler adına çalıştıkları araştırılması

Kararların nereden alındığını bilmiyoruz. Bunu değil biz AK Parti'nin yöneticiler ve bakanlar bile bilmiyor. BAE'nin prensi buraya geldi. Bu iyi bir şey. Düşmanlığı uzun süre devam ettirmemek lazım. Ancak 15 Temmuz'un sebebi olarak gösterdiğimiz kişiyle bir şeyler yapmaya çalıştınız, ne oldu? Bunu sadece biz merak etmiyoruz. Bunun kamuoyuna anlatılması gerekiyor. Kanal İstanbul'un arkasında neler var? Bunları kimler planlıyor? 

http://ankaramasasi.com/haber/1140229/nedim-yamali-ak-partideki-arkadaslarimiz-bile-umut-gormuyor
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.