İsrail ordusu tarafından gerçekleştirilen hava ve kara saldırıları sonucunda Cenin Mülteci Kampı tamamen savaş alanına dönüşmüş durumda. İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'daki Cenin kenti ve Cenin Mülteci Kampı'na yönelik saldırılarda, yaşları 18'in altında olan 5'i çocuk, diğerleri 20 yaşlarında olan 12 Filistinli hayatını kaybederken, yaklaşık 120 kişi ise ağır yaralandı.
İsrail ordusu, yaklaşık 48 saat süren kuşatma boyunca kamp sakinlerini hedef alan saldırılar gerçekleştirdi. AA ekibi, İsrail ordusunun geceleyin kuşatmayı sonlandırarak birliklerini geri çekmesiyle birlikte kampın ne kadar büyük bir yıkıma uğradığını belgeledi.
Bölgedeki AA muhabirinin gözlemine göre, İsrail ordusu Cenin Mülteci Kampı'nda yaklaşık 15 bin Filistinlinin yaşadığı sivil altyapıyı da hedef alarak büyük bir tahribata neden oldu. İsrail, Filistinli sivillere ait birçok ev, araç ve dükkanın yanı sıra kampın yolları, elektrik, su ve telefon şebekeleri gibi sivil altyapıyı vurdu. İsrail ordusuna bağlı zırhlı araçlarla birlikte gelen iş makineleri, kampın asfalt yollarını kazarak yok etti ve sivillere ait park halindeki araçları kullanılamaz hale getirdi. Ayrıca, insansız hava araçları tarafından birçok araç hedef alınarak imha edildi. Bu nedenle, asfalt yolların üzerinde biriken kum ve enkazlarla birlikte bölge tamamen tahrip olmuş ve deprem sonrası görüntüleri akıllara getirdi.
Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte kamp sakinleri evlerini incelemeye başlarken, iş makineleri de kampın altyapısını düzeltmek için çalışmalara başladı.
Sikke Caddesi'nde bulunan evinin merdivenlerine oturan "Umm Muhammed" isimli bir kadın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Her şey yerle bir oldu. Mahallemizi tamamen yok ettiler. (İsrail) Askerleri gece baskınlarıyla bizi zorla evlerimizden çıkardı" dedi. Kadın, "Sabah geri döndüğümüzde sanki her zaman yaşadığımız yerde değildik" şeklinde konuştu. Evine yeni dönen Umm Ekrem Hamdan da kampın deprem sonrası bir görünümü olduğunu belirterek, “Hiçbir şey eskisi gibi değil, her şey yerle yeksan durumda. Ama azmimizi koruyoruz." ifadelerini kullandı.
İsrail ordusu tarafından gerçekleştirilen yoğun bombardıman sonucunda ailesi büyük bir korku ve dehşet içinde yaşayan Umm Ekrem Hamdan, yaşadıklarına dikkat çekti.
Hamdan, kamptaki durumun, İsrail ordusunun 2002 yılında "Savunma Kalkanı Operasyonu" adı altında yürüttüğü ve İkinci İntifada'yı sona erdirmeyi amaçlayan Cenin Savaşı ile benzerlik gösterdiğini vurguladı. Evlerinin dışında ellerinde hiçbir şey kalmadığını belirten Hamdan, yer değiştirdikten sonra askerlerin evlerine baskın düzenleyerek büyük bir tahribat yarattığını ifade etti.
Meydan Mahallesi'nde yaşayan Filistinli Cemil Talib (42) ise İsrail ordusunun geride bıraktığı yıkımı inceliyordu. Talib, İsrail askerlerinin buldozerlerle kişisel aracını kullanılamaz hale getirdiğini, evlerini basıp askeri bir mevzi haline getirdiğini ve ailesiyle birlikte saatlerce dehşet içinde olduklarını anlattı. Filistinli kadın, askerlerin ev ev baskın düzenleyerek çatıları kontrol etmeye başladığını ve keskin nişancıların kendi evini askeri üs olarak kullandığını ifade etti. Pencereleri ve duvarları kırarak nişan almak için kullanılan evlerin alt katlarında askerlerin mevzilendiğini belirtti.
Başka bir Filistinli kadın olan Aliye el-Bali (55), İsrail askerlerinin evini mevzi olarak kullandığı odaları göstererek verilen zararı AA ekibine tek tek gezdirdi. İsrail güçlerinin 48 saat süren kuşatma boyunca mevzilendikleri Bali'nin dairesinde kapı kilidini kırdıklarını, eşyaları etrafa saçtıklarını, yenen yiyeceklerden arta kalanları ve ambalajları yere attıklarını belirtti. Askerlerin diğer evlerde yaptıkları gibi burada da nişan almak için pencerelerin camlarını kırdıklarını ifade etti. Filistinli kadın, bir takı kutusunu göstererek içindeki altın yüzüğünün İsrail askerleri tarafından çalındığını söyledi.
Yolda moloz yığınlarının toplandığı temizlik çalışmalarına katılan Said adlı bir Filistinli ise İsrail ordusunun iddia ettiğinin aksine "silahlı Filistinliler" değil "Filistinli siviller" ile ilgilendiğini belirtti.
Kamp sakini olan Said, "Yaptıkları, kampın altyapısını hedef almak ve kamp sakinlerine toplu cezalandırma uygulamaktan ibaretti. Filistinli direnişçilere bir şey olmadı. Sivilleri hedef aldılar, geride sadece yıkım bıraktılar." ifadelerini kullandı.
İsrail ordusunun askeri açıdan başarısız olduğu vurgusunda bulunan Said, "2002’deki saldırılarda da aynısını yaptılar, ama Cenin kendine geldi, tekrar gelecek. Kampta hayat devam edecek. Bizler mülteciyiz ama en sonunda mutlaka evlerimize döneceğiz." dedi.
