Ares, antik Yunan mitolojisinde savaş tanrısı olarak bilinen bir tanrıdır. Ares, Zeus ve Hera'nın oğlu, Afrodit'in kardeşidir. Ares genellikle savaşta korku ve dehşet yayan bir figür olarak tasvir edilir. Savaşın vahşiliği ve ölümcüllüğü ile ilişkilendirilir. Cesaret ve kahramanlık gibi olumlu savaş özelliklerinin yanı sıra, şiddetin ve kan dökmenin olumsuz yanlarını da temsil eder.
Mitolojide, Ares sıklıkla diğer tanrılarla ve kahramanlarla çatışma halindedir. Özellikle Athena ile arası iyi değildir çünkü Athena savaşın stratejisini ve akıl yürütmesini temsil ederken, Ares daha çok savaşın fiziksel şiddetini ve çatışmayı temsil eder. Bu nedenle, Ares genellikle vahşi, düşüncesiz ve öfkeli bir karakter olarak tasvir edilir.
Ares'in sembollerinden biri, üzerine binerek savaş alanlarına yönelen kanatlı bir miğfer giymiş savaş arabasıdır. Ayrıca kılıç, mızrak ve kalkan gibi savaş aletleri de Ares ile ilişkilendirilir.
Ares'in en ünlü ilişkisi güzellik tanrıçası Afrodit ile olandır. Hephaistos’la evli olan Afrodit savaş tanrısıyla ilişkiye girerek Hephaistos’u aldatır. Bu ilişkiyi öğrenen Hephaistos ise onları bir ağ ile tuzağa düşürüp uygunsuz vaziyetteyken bütün tanrıların önüne götürerek alay eder. Ares ile Afrodit’in birleşmesinden Eros(aşk tanrısı), Deimos (Korku Tanrısı), Phobos (Dehşet Tanrısı) ve Harmonia (Uyum Tanrıçası) doğar.
Savaş tanrısı Ares, 4 yardımcısı olan Eris, Enyo, Phobos ve Deimos ile birlikte dünya üzerinde katliamlar yaparlar. Bunun üzerine Olympos tanrıları Ares'e karşı savaş açarlar fakat ne yazık ki çıkan savaşta Olympos düşer. Phobos öyle bir korku salmıştı ki Zeus'un tamamen Olymposdan düşmesini sağlıyordu. Fakat Ares sadece Olympos'a katılmak isteyip Zeus'u eski yerine geçirir. Böylece 5 tanrı, Ares ve yardımcıları, Olympos'un en büyükleri oldular. Zeus yine de Ares'i sevmesede Ares'in bağlılık yemini sürekli devam ettirecekti.
