Şef Soner Kesgin, 1999 yılında Mengen Aşçılık Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi'nden mezun olduktan sonra, kariyerine Amerika Birleşik Devletleri'nde devam etti.
1999-2003 yılları arasında Tampa, Florida'da profesyonel aşçılık alanında ilk adımlarını attı.
19 yıllık kariyeri süresince Amerika, Mısır, Katar, Umman ve Ürdün gibi çeşitli ülkelerde çalışma fırsatı buldu.
Kesgin, bu süreçte Türk mutfağını tanıtan birçok uluslararası organizasyonda yer aldı ve 2010-2013 yılları arasında Kempinski Nile Hotel'de şeflik yaparak Osmanly Restoran'ı açtı, bu restoran en iyi Türk restoranı olarak ödüllendirildi.
2011 yılında 'Gourmetreisen' yemek festivalinde Osmanlı mutfağının son temsilcisi olarak tanındı ve Viyana'nın önde gelen restoranlarında bir hafta boyunca yemekler hazırladı.
Aynı dönemde Avusturya'da Burg Deutschlandsberg Otel'in restoranında Karl-Christian Kollmann ile birlikte Türk mutfağını tanıttı.
2013-2016 yılları arasında Bodrum'da bir otelde şeflik yaptıktan sonra İstanbul'a taşındı ve Mecidiyeköy'deki bir otelde Executive Chef olarak görev yaptı.
Soner Kesgin, kendisini sakin bir şef olarak tanımlıyor ve bu sakinliğini mutfaktaki başarısına bağlıyor.
'Herkesin kapasitesini ve çalışma şeklini iyi analiz ederim' diyerek, ekibinin yetkinliği ve gelişimine odaklanan bir yaklaşım benimsediğini vurguluyor.
Kesgin, başarılı bir mutfak işleyişi için bazı temel ilkeler olduğunu belirtiyor: 'Erken gelin, işinize odaklanın, insanlara güvenin ama kontrolü elden bırakmayın. Operasyonun sürekli kontrolü, başarının da sürekli olmasını sağlar. Ayrıca, herkese taşıyabileceğinden fazla yük vermeyin ve eğitim şart.'
Ukiyo Restaurant'ın Mutfak Şefi Mert Karakuş'un kariyer yolculuğunu örnek göstererek, aşçılığın sürekli evrildiğini vurguluyor Kesgin.
Genç ve motive bir ekip ile çalışmanın önemine değinirken, 'İnsanları güzellikle yönlendiremezseniz, zorla da başaramazsınız' diye ekliyor.
