Eski sevgililer arasında 'hediye' davası

Ankara'da bir kadın, eski sevgilisinin kendisine verdiği hediyelerin toplam ücreti olan 140 bin lirayı icra yoluyla alması üzerine mahkemeye başvurdu

CS
Canan Salman Editör
YAYINLAMA
22 Eylül 2024 14:46
GÜNCELLEME
22 Eylül 2024 15:15
Eski sevgililer arasında 'hediye' davası
CS
Canan Salman Editör

Ankara’da yaşanan bir olay, “ aşk bitti, yapı paydos” sözünü akla getirdi.

G.T. (28) isimli kadın, üç ay boyunca ilişki yaşadığı eski sevgilisi M.S.’nin (36), ilişki süresince kendisine aldığı hediyelerin toplam bedeli olan 140 bin lirayı icra yoluyla geri istemesi üzerine yasal süreç başlattı.

G.T., “Hediyeleri ben istemedim, o aldı” derken  M.S.'nin kendisini ısrarlı bir şekilde takip edip tehdit ettiğini iddia etti ve uzaklaştırma kararı aldırdı. Bu süreçte M.S. de, eski sevgilisi G.T. hakkında evlenme vaadiyle kendisini dolandırdığı iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.

Ankara’da e-ticaretle uğraşan G.T. ile Kayseri’de yaşayan M.S., geçtiğimiz yıl internet üzerinden tanıştı. Aralık ayında ikili arasında ilişki başladı.

M.S.’nin, G.T.’ye çeşitli hediyeler gönderdiği ilişki 3 ay sonra bitti. Bitmekle kalmadı, olay karşılıklı suçlamalarla yargıya taşındı.

Hediye yağdırdı

M.S.’nin G.T.'ye hediye olarak cep telefonu, saat, epilasyon cihazı, gözlük gibi pahalı ürünler aldığı ve banka hesabına para gönderdiği belirtiliyor. Ancak üç ay süren bu ilişkinin sona ermesiyle birlikte M.S., eski sevgilisiyle barışma teklifine olumsuz yanıt alınca Kayseri İcra Dairesi aracılığıyla hediye ettiği tüm malların bedeli olan 130 bin liranın geri ödenmesi için icra takibi başlattı. İcra takibine G.T.’nin taşınması sebebiyle süresinde itiraz edememesi sonucu banka hesabındaki 140 bin lira, avukatlık ücreti de dahil olmak üzere, M.S.’ye ödendi.

Haksız icra takibi ve uzaklaştırma kararı

G.T., bu olay üzerine avukatı aracılığıyla Kayseri Nöbetçi Hukuk Mahkemesi’ne başvurdu. Avukat, M.S.’nin müvekkiline sürpriz yaparak çeşitli hediyeler gönderdiğini, bunların borç statüsünde olmadığını ve hediyelerin iade edilmesine dair hukuki bir dayanak bulunmadığını savundu. Sevgililer arasında verilen hediyelerin bağış niteliğinde olduğunu, bu durumun Yargıtay kararlarıyla da sabit olduğunu belirterek, icra takibinin haksız yapıldığını vurguladı. Bu sürede G.T., M.S.’nin kendisini rahatsız etmeye devam ettiğini, Ankara’daki evine kadar geldiğini ve sürekli takip edildiğini öne sürdü. G.T., ısrarlı takibi nedeniyle M.S. hakkında uzaklaştırma kararı aldırdı. Mahkeme, M.S.’nin üç ay boyunca G.T.’ye yaklaşmaması yönünde karar verdi.

 'Evlenme vaadiyle dolandırıldım'

M.S. ise G.T. hakkında kendisini evlenme vaadiyle dolandırdığını iddia ederek suç duyurusunda bulundu. M.S., G.T.’nin evlilik vaadinde bulunduğunu ve sürekli aşık olduğunu söyleyerek kendisini manipüle ettiğini iddia etti. Bu iddialar doğrultusunda avukatı aracılığıyla, G.T. hakkında hakaret, tehdit, iftira ve fuhuş gibi suçlamalarda da bulundu.

'Hediyeler talebim dışında geldi'

G.T. ise M.S. ile olan ilişkisinin uzak mesafeli olduğunu ve üç ay boyunca sadece birkaç kez yan yana geldiklerini belirtti. G.T., M.S.’nin ilişki sırasında son derece ilgili, düşünceli ve güven verici davrandığını, bu yüzden iyi niyetli duygular beslediğini ifade etti. Ancak alınan hiç bir hediyeyi kendisinin talep etmediğini, bu hediyelerin sürpriz olarak gönderildiğini savundu. Hatta zaman zaman hesabına para gönderildiğini ve M.S.’nin bunları kendi isteğiyle yaptığını, ancak ayrıldıktan sonra M.S.'nin bu hediyeleri geri istemeye başladığını söyledi.

G.T., hediyeleri geri vermeyi kabul ettiğini, ancak M.S.'nin bu teklifine rağmen hediyeleri almak yerine barışma taleplerine devam ettiğini belirtti. M.S.'nin kendisiyle iletişim kurmak için banka hesaplarına para gönderip açıklama kısımlarına mesajlar bıraktığını da ekledi.

Takip ve tehdit iddiaları

G.T., M.S.’nin ayrıldıktan sonra da kendisini rahat bırakmadığını, Ankara’ya taşındıktan sonra aynı siteden ev tuttuğunu ve sürekli takip ettiğini öne sürdü. Mail yoluyla kendisine sürekli mesaj atan M.S.’nin, kira kontratını dahi gönderip "Senin için taşındım" dediğini belirtti. Tehdit mesajlarının da devam ettiğini, bu nedenle mahkemeye başvurarak uzaklaştırma kararı aldırdığını dile geitren G.T.,  ancak M.S.'nin bu kararı üç kez ihlal ettiğini iddia etti. G.T., ayrıca M.S.'nin kendisi hakkında asılsız ithamlar ve iftiralar attığını, özel hayatını yakın çevresiyle paylaştığını, bu durumun psikolojik olarak kendisini yıprattığını söyledi.

İftira ve itibarsızlaştırma suçlaması

G.T.’nin avukatı Betül Yüksel, M.S. tarafından başlatılan icra takibinin tamamen haksız olduğunu savundu. Türk hukukunda nişan ve nişan hediyelerinin iadesinin medeni hukukta düzenlendiğini, ancak bu olayda yalnızca kısa süreli bir sevgililik ilişkisinden bahsedildiğini belirtti. G.T.’nin istem dışı aldığı hediyelerle ilgili başlatılan icra takibinin, hukuki boşluklardan yararlanarak yapıldığını belirten Yüksel, müvekkilinin banka hesabındaki tüm birikimlerine el konulduğunu ifade etti.

Avukat Betül Yüksel, M.S.'nin bu icra takibiyle G.T.’yi yıldırmak, korkutmak ve hayatını zorlaştırmak istediğini öne sürdü. Avukat, ayrıca M.S.’nin G.T. hakkında iftira niteliğinde suçlamalarda bulunarak onu itibarsızlaştırmaya çalıştığını da iddia etti. Bu iftiralarla ilgili hukuki mücadelelerine devam edeceklerini belirten avukat Yüksel, müvekkilinin can güvenliği konusunda da endişeleri olduğunu ekledi.

G.T. ve M.S. arasındaki  dolandırıcılık suçlamaları, takip ve tehdit iddialarıyla ilgili son kararı yargı verecek. 

Yorumlar (0 yorum)
Yorum kurallarını okudum ve kabul ediyorum.
Henüz yorum eklenmemiş, ilk yorum ekleyen siz olun.
Sonraki Sayfa