Eski emniyet müdürleri rüşvet iddiasıyla hakim karşısına çıktı

"Rüşvet" ve "mal varlığı bildirilmesi kanununa muhalefet" suçlarından 4 polis ve Ayhan Bora Kaplan'ın yargılandığı davada sanık savunmaları alındı.

CS
Canan Salman Muhabir
YAYINLAMA
11 Ekim 2024 20:10
GÜNCELLEME
11 Ekim 2024 20:23
Eski emniyet müdürleri rüşvet iddiasıyla hakim karşısına çıktı
CS
Canan Salman Muhabir

Ankara Emniyeti'nde üst düzey görevlerde bulunan iki emniyet müdürü, dönemin Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'nden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Alp Arslan ve Asayiş Şube'den sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Oben Özay, suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla yargılanan Ayhan Bora Kaplan ile birlikte "rüşvet" ve "mal varlığı bildirilmesi kanununa muhalefet" suçlarından hakim karşısına çıktı. 

Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına, tutuksuz yargılanan sanıklar Alp Arslan, Ercan Karagöz, Serdar Coşkun ve Oben Özay katıldı. Ancak, silahlı suç örgütü kurduğu iddiasıyla başka bir davada tutuklu bulunan Ayhan Bora Kaplan, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen başka bir duruşmaya katılmak üzere mazeret bildirerek bu davadaki duruşmaya gelmedi.

Savunmalarını yapan sanıklardan Alp Arslan, banka hesabındaki para transferlerinin tamamen kişisel çevresiyle alakalı olduğunu belirterek, bu işlemlerin arkadaşları ve akrabalarına yönelik olduğunu savundu. 

Arslan, "Mazlum Görgü ve Levent Yılmaz arkadaşlarımdır. Bahsedilen para transferleri ise sadece trafikte yaşanan kavgalar ve basit yaralama olaylarıdır. Silah satışıyla ilgili ticari işlemler de söz konusu olmuştur" şeklinde açıklamada bulundu. Ayrıca eşi ile birlikte yapacakları tatil için otel ödemesi amacıyla bir arkadaşından borç aldığını ve bu parayı nakit olarak gönderdiğini belirten Arslan, mal varlığını hiçbir zaman gizlemediğini ve hayatı boyunca haksız kazanç elde etmediğini ifade etti.

Diğer sanık Oben Özay ise mal varlığının yalnızca oturduğu ev, eşi adına kayıtlı bir araç ve 2013 yılında gerçekleştirdiği 600 bin liralık bir para transferinden ibaret olduğunu iddia etti. Özay, bankadaki para transferlerinin uzun yıllardır tanıdığı bir arkadaşıyla ilişkili olduğunu ve bu paraların dostluk çerçevesinde aralıklarla kendisine gönderildiğini söyledi. Özay, söz konusu transferlerin büyük bir kısmını, ikiz oğullarının üniversite eğitim masraflarını karşılamak için kullandığını belirtti.

Sanıklardan Serdar Coşkun ise ticaretle uğraştığını ancak yaşanan olayların ardından ticaret yapmasının engellendiğini dile getirdi. Coşkun, devlete 30 yıl boyunca hizmet ettiğini ve haksız yere ticari faaliyetlerinin engellendiğini savundu.  MASAK raporunun usulsüz bir şekilde hazırlandığını iddia eden Coşkun, suçlamaları reddetti.

Ercan Karagöz ise soruşturmanın gizli tanık ifadelerine dayanılarak başlatıldığını ve bu ifadelerin güvenilmez olduğunu öne sürdü. Karagöz, gizli tanık Serdar Sertçelik'in aynı zamanda kendisiyle ilgili başka bir davada da yargılandığını belirterek bu durumun hukuka aykırı olduğunu ifade etti.

Duruşmanın sonunda mahkeme heyeti, sanıkların mal varlıkları üzerindeki tedbir kararlarının devamına ve Ayhan Bora Kaplan'ın bir sonraki duruşmada dinlenmesine karar verdi. Dava, 20 Aralık tarihine ertelendi.

Ne olmuştu?

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, dönemin Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'nden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Alp Arslan ve Asayiş Şube Müdür Yardımcısı Oben Özay'ın, banka hesaplarına yüksek meblağlarda para yatırıldığı tespit edilmişti. Hazırlanan iddianamede, Ayhan Bora Kaplan'ın ifadeleri, telefon kayıtları ve mali profiller delil olarak sunulmuştu.

Savcılık, Alp Arslan ve Oben Özay'ın "mal varlığı bildirimine muhalefet" suçundan beş yıla kadar hapis ve on milyon liraya kadar para cezasına çarptırılmalarını talep ederken, Alp Arslan için ayrıca "rüşvet" suçundan 12 yıl hapis cezası istenmişti. İddianamede her iki emniyet müdürünün de kamu hizmetlerinden ömür boyu men edilmesi talep ediliyor.

Bunun yanı sıra sanıklar hakkında "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" suçundan ayrı bir soruşturmanın da yürütüldüğü ve bu kapsamda mal varlıklarına el koyma talebinde bulunulduğu belirtilmişti.

Yorumlar (0 yorum)
Yorum kurallarını okudum ve kabul ediyorum.
Henüz yorum eklenmemiş, ilk yorum ekleyen siz olun.
Sonraki Sayfa