Türkiye, bebek ölümleri ve sakatlıklarla sonuçlanan sağlık skandalıyla sarsılmaya devam ediyor.
Ülke gündemini meşgul eden olayda, bir savcının tehdit edilmesi ve organize suç örgütüyle bağlantılı kişilerce ölümle tehdit edilmesi gündeme oturdu.
Özellikle 12 bebeğin ölümüne ve birçoğunun sakat kalmasına neden olan bu çetenin, hastaneler üzerinden haksız kazanç sağladığı anlaşıldı.
Soruşturma süreci derinleştikçe çarpıcı itiraflar ve planlar gün yüzüne çıkıyor.
Hastane çetesi soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve savcıyı ölümle tehdit ettiği ortaya çıkan Mustafa Kemal Zengin, yaptığı itiraflarla gündeme damga vurdu. Savcının ailesine yönelik tehditlerde de bulunan Zengin, ifadesinde 100 bin dolar karşılığında savcıyı vuracağını söyledi.
Planına göre savcı, ışıklarda beklerken öldürülecekti. Zengin, savcı ve ailesine ilişkin kişisel bilgilerin de suç örgütü üyeleri arasında paylaşıldığını açıkladı. Özellikle savcının annesi, babası, eşi ve çocuğuna dair tüm detaylar örgüt üyelerinin eline geçtiği ortaya çıktı.
Bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan bu suç çetesinin soruşturması, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülüyor. Çete, bebeklerin özel hastanelere nakledilmesi sırasında 12 bebeğin hayatını kaybetmesine ve 3 bebeğin kalıcı zarar görmesine neden olmuştu. Soruşturma kapsamında 11 şüpheli gözaltına alındı. Jandarma tarafından yürütülen işlemlerin ardından 3 jandarma personeli serbest bırakılırken, aralarında 2 avukatın da bulunduğu 8 kişi adliyeye sevk edildi.
Örgüt lideri olarak adı geçen doktorlar Fırat Sarı ve İlker Gönen hakkında ise çarpıcı iddialar var. 725 sayfalık fezlekede, bu iki isim için "kasten öldürme", "dolandırıcılık", "örgüt kurma" ve "resmi belgede sahtecilik" gibi suçlardan toplamda 180 yıldan 273 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Diğer şüpheliler için de farklı oranlarda cezalar isteniyor.
Olayların fitili, bebeklerin özel hastanelere nakledilmesi sürecinde patladı. Savcı Y.E., bu çeteye yönelik soruşturmayı yürütürken bir avukat tarafından önce telefonla, ardından da makamında tehdit edilmişti. Avukat, bazı şüphelilerin tahliye edilmemesi durumunda savcıya suikast düzenleneceğini ve ailesine zarar verileceğini açıkça ifade etti. Tehditlerin ardından savcının ailesi ve kişisel bilgilerine nasıl ulaşıldığı araştırıldı ve bu bilgilerin 3 jandarma personeli tarafından sistem üzerinden sorgulandığı ortaya çıktı.
Savcı Y.E.'nin tehdit edilmesinin ardından düzenlenen operasyonda, suikast planına karışan 11 kişi gözaltına alındı. Savcının odasına kayıt cihazı yerleştirildiği ve kişisel bilgilerine erişildiği tespit edildi. Soruşturma kapsamında yapılan bu büyük operasyonla suç çetesi çökertildi.
Soruşturmanın başka bir boyutunda ise 47 kişi hakkında fezleke hazırlandı. Bu kişiler arasında 22’si tutuklu bulunuyor. Fezleke, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi ve haksız kazanç elde eden bu örgütle ilgili adaletin yerini bulması bekleniyor. Özellikle, bebeklerin yenidoğan ünitelerine sevk edilmesiyle büyük bir gelir elde eden bu suç ağı, adım adım çökertilmek üzere.
