Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sertaç Eş, “Deniz Baykal’ın CHP’den istifa edeceğini düşünmek çocukça düşünmektir”

Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sertaç Eş, CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal’ın da kızı Aslı Baykal’ın ardından istifa edeceği haberlerinin doğru olmadığını söyledi Eş, “Deniz Baykal’dan bir Mehmet Ali Çelebi çıkmaz” dedi.
Ersin Küçükbarak
|
02 Kasım 2022, Çarşamba - 16:50
Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sertaç Eş, “Deniz Baykal’ın CHP’den istifa edeceğini düşünmek çocukça düşünmektir”

Sertaç Eş, Ankara Masası Gündem Özel programında Genel yayın Yönetmeni Fatih Atik’in konuğu oldu.

Aslı Baykal’dan sonra babası Deniz Baykal’ın da partiden ayrılacağı yönündeki sosyal medyada yayılan paylaşımları değerlendiren Eş, “Sayı Baykal’ın genel başkanlığını yaptığı bir partiden mevcut genel başkana, mevcut başka bir kadroya, mevcut politikalara kızarak istifa etmesi, bunu düşünmek çocukça düşünmektir” dedi.

Eş şunları söyledi:

"Baykal'ın CHP'den istifa edeceğini düşünmek çocukça"

"Sayın Baykal’ın genel başkanlığını yaptığı bir partiden, mevcut genel başkana, mevcut başka bir kadroya, mevcut politikalara kızarak istifa etmesi, bunu düşünmek, çocukça düşünmektir. Sayın Baykal kaldırır telefonu, sayın genel başkanı arar, sayın Kılıçdaroğlu’nu arar, nereye katılmıyorsa, hangisi doğru, hangisi yanlış bir önerisi varsa bunu açık ve net olarak söyler. Yani, sayın Baykal’ın böyle bir şey yapacağını ben hiç düşünmüyorum, ihtimal bile vermiyorum, bunun üstüne konuşulacak bir konu değil. Aslı Baykal, sayın Aslı Baykal istifa etmiş, niye istifa etti? Ama yani, Aslı Baykal’ı da Deniz Baykal’a endekslemek doğru bir şey değil. Tıp profesörü bir insan, kadın herhalde kendi kararını, kendi doğrularını üretip, ona göre oraya istifa edip veya etmeme noktasında kendi kararını verebilecek bir durumu vardır. Bunu da eleştirenler veya tiye alanlar lütfetsinler yani, bu kadar hak versinler. Böyle bir şeyin kararını verebilir, ama bunu babasıyla, Deniz Baykal ile ilişkilendirmek önden onu istifa ettiriyor, sonra kendisi istifa edecek. Yani, sayın Baykal çok deneyimli ve bunları aşmış bir siyasetçi."

"Deniz Baykal’dan bir Mehmet Ali Çelebi çıkmaz"

"Bu konuya heveslenenler, boşuna heveslenmesinler. Buradan ben siyaseten bir ekmek çıkacağını sanmıyorum. Yani sayın Deniz Baykal kalkıp Ak Parti’ye geçecek. Karga getirir, onlar şurada bir gülerler yani. Gülsünler, gülme ihtiyacını onlar karşılasın yani başka bir şey dememek lazım. Sayın Baykal’dan bir Mehmet Ali Çelebi çıkmaz, çıkmaz."

Sertaç Eş, başörtüsü ile ilgili gelişmelere ilişkin bir soru üzerine “Sayın Erdoğan çok iyi bildiği hatta siyasi yaşamını adadığı bir konuyu kendisi istese bu kadar ısıtamaz, bu kadar ısıtarak gündeme getiremezdi.” dedi.

Ak Partinin başörtüsü meselesini Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirmesi sonrası çok verimli kullanacağının altını çizen Eş, “Yasal güvence yetmez anayasal güvence getirelim” diyerek bunun ilk adımını attığını söyledi.

Eş, Ak Parti’nin sunduğu anayasa değişikliği önergesine destek vermemek için muhalefetin çok sağlam bir bahane aradığını ifade etti.

"Muhalefet bu öneriye destek vermemek için çok sağlam bir bahane arıyor"

Eş şöyle devam etti:

" Benim gördüğüm şu, muhalefet bu öneriye destek vermemek için çok sağlam bir bahane arıyor. Şükrediyor, diyor ki; Allah’ım diyor, iyi bir bahane olsun da biz buna karşı, çıkalım oy vermeyelim. Şu anda o pozisyonda. Çünkü niye sayın Erdoğan bunu alır, üç yüz altmışta çıksa, üç yüz altmış oy da çıksa, dört yüz bir oy da çıksa, ben bunu sayın Erdoğan’ın, bu öneriyi referanduma götüreceğini düşünüyorum.  Yetmez, seçimle aynı şekilde sandığa sokacağını düşünüyorum, seçimle aynı gün sandığa sokacağını düşünüyorum. Çünkü sayın Erdoğan şunu çok rahat, çok iyi biliyor ki, eğer başörtüsünün referandumun oylamasının yapıldığı bir sandık olursa, onun yanında bir cumhurbaşkanlığı seçimi ve parlamento seçimleri yapılırsa, şundan emin ki o seçimi kazanır. Bunu isteyecektir. Ben bunu istediğine de eminim. Yani elinden gelse, anlaşabilirlerse, o değişiklik teklifinin içine, mutlaka başörtüsü sözcüğünü mutlaka koyacaktır, koymak isteyecektir. Hani eğer güçlü bir argüman bulursa muhalefet, hayır bu bizim istediğimiz değil, sen farklı şeyler eklemek istiyorsun, işte aile yapısı falan filan bunları eklemek istiyorsun deyip geri durabilir ve anayasa değişikliği önerisi kalır."

Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sertaç Eş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun uyuşturucu parasıyla cari açığın finanse edildiği yönündeki eleştirilerinin hatırlatılması üzerine, CHP liderinin sadece kaynağı belirsiz paraların ülkeye kabul edilmesine yönelik itirazı seslendirdiğini söyledi.

Bunun iktidar partisi tarafından  polis ve jandarmaya dönük bir eleştiri şeklinde takdim edildiğine işaret eden Eş, bunu siyasi bir taktik olarak nitelendirerek şunları dile getirdi:

"Kılıçdaroğlu ne jandarmayı, ne polisi, ne emniyeti, ne başka bir kurumu suçlamıyor"

"Kaynağı belli olmayan bir para giriyor her yıl Türkiye’ye. Bir de kaynağını sorgulamadığın paraları kabul ediyorsun, niye kabul ediyorsun? Bunları cari açığı kapatmak için kabul ediyorsun, bu noktaya getiriyorsun diye anladım ben. En fazla o şekilde anladım. Yoksa dediğin gibi, varsa sayın Kılıçdaroğlu’nun elinde bir belge, bak bu uyuşturucu parası, dışarıdan getirdin sen bunu, niye getirdin? Cari açığı kapatmak için, ki zaten Türkiye’nin cari açığı ne son 20 yılda, ne de son 50 yılda kapanmadı yani. Makul seviyeye düşürmek için getirdi. Hani bu noktada şunu da söylemek lazım, nedir o boyutu? Ben Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını dinledim polisle, jandarmayla, emniyetle ilgili bir şey söylemiyor, yok öyle bir şey. Hani cari açığı kapatıyor musun, kapatamıyor musun iddiasının sahibi herhalde ispatlar ya da düşüncesini açıklar. Ama burada sayın Kılıçdaroğlu ne jandarmayı, ne polisi, ne emniyeti, ne başka bir kurumu suçlamıyor. Tamamen siyasete muhalefet yapıyor. Sayın Cumhurbaşkanının ve İçişleri Bakanının bu konuyu getirip, polise, jandarmaya kilitlemesi de bir taktik. Herhalde o şekilde sayın Kılıçdaroğlu’na bir tepki oluşmasını sağlamaya çalışıyorlar. Ama şu da bir gerçek, çok açık ve net, Türkiye uyuşturucu için bir güzergahtır. Uyuşturucu insanı öldürür bu arada onu da söyleyelim. Güzergahtır, Türkiye’de hangi iktidarın olduğu, İran’da hangi iktidarın olduğu fark etmez. Bu topraklardan tarihte uyuşturucu taşınmıştır, yine taşınıyor. Gidip yurt dışından Türkiye’ye bakarsanız, Avrupa’da özellikle yaygın bir düşünce vardır, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ne zaman zora girse ekonomik olarak, Avrupa’daki uyuşturucu miktarı artar. Bunun nedeni de, Türkiye izin verir diye bir suçlamaya muhatap olur bizim büyükelçiler. Şimdi, buna ilişkin bir bilgisi var mı sayın Kılıçdaroğlu’nun, onu da açıklaması lazım"   


http://ankaramasasi.com/haber/1904486/cumhuriyet-gazetesi-ankara-temsilcisi-sertac-es-deniz-baykalin-chpden-istifa-edecegini-dusunmek-cocukca-dusunmektir
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.